Uzun zamandır kişisel bloğuma yazı girmiyordum ve bugün çok sevdiğim bir konu üzerinde yazmaya çalışacağım. Bugün yazacağım makalemin başlığı: Bisiklet Gerçekten Özgürlük Mü? Bisiklet pedallamaya başlayanlar neden vazgeçemiyorlar? Bisikletin neden bu kadar insanlar üzerinde etkisi var bugün içimden geldiği gibi bu konu üzerinde yazacağım.
Bisiklet Nedir?
Öncelikle bisikleti bilmeyenimiz yoktur fakat benim bisiklet nedir diye sormamdaki amaç benim gözümde nasıl bir yere sahip bundan bahsedeceğim. Bisiklet özgürlüğün çok daha ilerisinde diyebilirim, insanlar ilk bindiklerinde hâliyle çok fazla yorulduklarını dile getiriyorlar fakat zaman geçtikçe ne kadar muhteşem bir etki bırakacağının farkına varamıyorlar.
Düzenli spor yapanlar bir nebze ne diyeceğimi anlayacaklardır. Ben yol/yarış bisikleti pedallıyorum, şu an sahip olduğum tek bisiklet Carraro Fire 3.2 serisi ultegra grup setli full karbon bir bisiklet. Bu yazımın görseli her ne kadar dağ bisikletini göstersede esasında yol bisikletçisiyim. Ayrıca görsel çok hoş duruyordu bu yüzden dağ bisikleti görselini koydum. Her neyse, konudan sapmadan devam edeyim. Bisiklete çıkıp eve geldikten sonra (genelde yazın) soğuk bir duşa giriyorsun, ardından sâde bir maden suyu içip uzandıktan sonra aldığın hazzın anlatılmaz bir duygusu vardır. Bazen aynı durumu spor salonunda ağırlık çalışıp eve geldikten sonra hissedebiliyorum.
Bisiklet insanlarda asmr etkisi yaratır yani beyin orgazmı, zihnin tamamen boşalması ve aşırı mutlu olma hissiyatı verir. Elbette görünen tarafı sadece zihnen değil, fizikselde muhteşem değişimlerin olacağını göreceksiniz. Sırt, bel, bacak, karın vb. birçok kas grubu olan yerlerinize inanılmaz fayda sağlayacaktır. Birçok insan şeker hastalığını bisiklet sayesinde atlatıyor. Medyada her daim şu şekilde bir algı yaratıldı insanlara karşı; terlemek berbat bir şey! Hayır… terlemek kadar muhteşem bir durum yoktur, ter demek emek demektir. Elbette belirttiğim ter durumu spor ile alakalı, toplu taşımalara falan binerken çok dikkat edin yinede siz.
Performans Kayseri
Performans Kayseri bisiklet grubuma değinmeden yapamayacağım, elbette Kayseri’de daha önce katıldığım ve hatta kemik kadrosunun kuruculuğunda olduğumuz grubumuzda vardı hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. İlk katıldığım grup Argos idi, ardından kuruculuğunda bulunduğum ve bir dernek hâline gelen Tuna ailesi ile devam ettim. Elbette herkesin grubu büyütme, gruba yarar gösterme şekli farklıdır ve inanın herkese sonsuz saygı duyuyorum.
Performans Kayseri kurucusu Ersin Ersoy, Kayseri’de yaşıyorsanız veya Kayseri’ye gezmeye geldiyseniz kendisini bisikletin üzerinde görmeme ihtimaliniz yok diyebilirim. Tüm şehri karış karış bisikleti ile antrenman yaparak gezen, 42 yaşında olmasına rağmen 20’li yaşların başındakilerle hâlen yarış koşan birisidir. Kendisine buradan selam olsun, saygılarımı sunuyorum.
Grup performans grubu olduğundan dolayı bazen ayak uydurmada zorluk çekebiliyorum, yalan yok. Antrenmanlarıma sıklıkla çıktığım ve dışarıda devamlı görüştüğüm kardeşim Hacı Ekber‘dir. İnsanlığı, karakteri ve tüm Dünya’ya olan saygısından dolayı kendisini çok severim, kardeşim derken hani böyle laf olsun diye değil… tüm samimiyetimle söylüyorum kardeşliği çok sağlam birisidir. Kendisi ile ilerleyen zamanlarda çok daha fazla pedallayacağıma eminim. İyi ki varsın değerli kardeşim, eksik olma.
Performans Kayseri grubumuza geri gelecek olursak eğer, ben ayrı gayrı hiçbir zaman yapmam/yapamam. Her birini ayrı seviyorum, hatta geçenlerde Ersin Ersoy abimizin ofisinde bulunup soba üzerinde çay demleyip içtik, harika sohbet ettik. Buradan da Orhan ve Mithat‘a ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum. Ayrıca şunu belirtmeden geçemeyeceğim Orhan ve Mithat bayağı sağlam pedallıyorlar ve çok sağlamda yarış koşuyorlar. İlerleyen zamanlarda çok daha iyi yerlere geleceğinden hiçbir şüphem yok.
Hangi Tür Bisiklet Tercih Etmeliyim?
Yazımın başında da dediğim gibi ben yol/yarış bisikleti pedallıyorum ve çok seviyorum. Şehir bisikleti, MTB, gravel gibi bisikletler düz yollarda oldukça rahattır fakat yarış bisikletlere bu konforu sizlere sağlamayabilir. Çünkü ilk aldığım zaman 10 km. yolu giderken 3 defa durdum (o dönem ekipmanım yoktu). Elbette deneyimleyerek ilerleyebilirsiniz fakat naçizane fikrim bir bisiklet bayisine gidin ve size uygun olan bisiklet modellerini ilk başta deneyin.
Örneğin ben gravel almıştım Carraro Gravel G2 modelini, bir yıla yakın pedalladım ama her pedalladığımda bayağı isyan ediyordum; nereden aldım bunu, satsaydımda bir kurtulsaydım şundan vs.vs. diye her gün söylendim ve sonunda satıp direkt yol bisikleti satın almıştım. Herkesin tarzı farklıdır, bisikletin vücudunuza vereceği tepkiler farklıdır ve daha birçok neden belirtilebilir.
Hangi bisikleti alırsanız alın, sonsuz saygı duyarım sonuçta bir emek verip pedallıyorsunnuz ve bir yerlere gelme – gitme çabası içerisinde yer alıyorsunuz. Tek saygı duymadığım bisikletliler elektrikli bisiklete binenler. Bir de daha öncesinde elektrikli bisikletler ile turlara gelenler olurdu, hiçbir sağlık problemleri yoktu (daha önce konuştum) aklınızda bu yüzden soru işareti kalmasın. Ben bu insanların diğer insanlara saygı göstermediğini düşünüyorum, tabii ki sizin düşünceleriniz tam tersi olur saygı duyarım.
2024 Yılı Antrenman Programım
Bisiklet üzerinde giyeceğim hiçbir kışlık malzemem yok maalesef o nedenle havaların iyi olmasını dört gözle bekliyorum desem yeridir. Haftanın 6 günü fitness, en az 4 günü bisiklet sığdırırsam yaşantıma sanırım benden iyisi yok diyebilirim. Ben bu işi tamamen kendi sağlığım (hem ruhsal hem bedensel) için yapıyorum, herhangi bir yarış koşturma gibi bir düşüncem yok.
Geçen yıl gittiğim gibi Kayseri‘de; Bünyan, Himmetdede, Sarıoğlan, İncesu gibi ilçeleri mutlaka pedallarım. Benim aklımda sabaha karşı Nevşehir Göremeye gidip balonların kalkacağı zaman videolar ve fotoğraflar yakalayıp güzel anılar biriktirmek olacak. Aslında bunlar haricinde Ege veya Akdeniz bölgelerine gidip orada da şehir değiştirerek bisiklet pedallamayı çok istiyorum.
Çok fazla uzatmak istemiyorum, söyleyeceklerimin bu kadar az olmadığını bilenler bilir. O nedenle çok fazla boğmak istemiyorum sizleri, fikir ve düşüncelerinize saygı duyuyorum. Yorumlar kısmında sizlerde düşüncelerinizi yazarsanız eğer her gördüğüm yorumu cevaplamaya özen gösteriyorum.
Bisikletlere Fısıldayan Adam Koray
Yazımın içerisinde Koray kardeşime de değinmek istiyorum. Hakkını hiçbir zaman ödeyemeyeceğim değerli kardeşim, hemşehrim benim. Koray ile tesadüf eseri tanıştık X bir firmada çalışıyordu Koray ve ben orayı aradığımda sağ olsun yardımcı oldu.
Olayı karmaşıklaştırmayayım hemen anlatayım. Elemanın birisi Kayseri’de ben tamir ve bakım yaparım diye benim bisikleti aldı ve içinden geçti. Kaliperler, diskler, kollar vs. hepsinin içine etti ve bıraktı. Eleman bana dese ki; ağabey ben beceremedim, kusura bakma lütfen dese yeminle eyvallah der çekilirdim kenara. Hatasını da hiçbir şekilde kabul etmiyordu, iyice gıcık oldum.
Ardından tesadüfen aradığım firmada sağ olsun Koray kardeşim benim derdime derman oldu. Ağabey canını neden sıkıyorsun? Gönder bana elimden geleni yaparım gönderirim dedi. Vallahi tüm samimiyetimle söylüyorum ebeme neneme her önüme gelene duâ ettirdim işleri yolunda gitsin diye. Ne mi oldu? Beni ortalama 30 bin liralık masraftan kurtardı geçen yıl. Bir heykeli dikilse, o heykelin gölgesinde direkt rakı içerim daha derece bana iyiliği dokundu. Kendisine bloğumdan yeniden sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum, her daim birliğimiz daim olsun kardeşim.
Emeğine, yüreğine sağlık güzel insan..
Rica ederim ağabey, güzel yorumundan dolayı teşekkür ediyorum; senin de yüreğine sağlık.