Sivas’a gitme nedenim tamamen iş ile alakalı bir durum. Mertcan, Ahmet ve ben 3 arkadaş bir iş kurma içerisinde görüşme sağladık. Mertcan Antalya’dan Kayseri’ye geldi, beraber Sivas’a doğru yol almaya başladık. Ahmet ise sevgilisi ile beraber Sivas’ta kalıyor, Ahmet’in yanına doğru gittik. Mertcan ile ortalama 12 yıldır arkadaşız web üzerinden, daha önce İzmit’te buluşmuştuk. Mertcan, Seher – Özkan, eski sevgilisi ve ben hep birlikte kahvaltı yapmıştık.
Mertcan’ı çok sevdiğimi her zaman ve her yerde dile getiririm gönül rahatlığıyla. Ahmet ile tanışmam ise Mertcan sayesinde oldu, Ahmet Yerli tanıdığım en efendi, en düzgün ve en saygılı insanlar arasında yer alır diyebilirim. Mertcan’ın beni Ahmet ile tanıştırması muhteşem bir durum benim için, hayatımda değer verdiğim insanlara uzun yıllar değer veririm, çok önemserim. Az biraz Sivas şehrinde yaşadığımız olaylardan bahsetmeye çalışayım.
Mertcan Antalya’dan Kayseri’ye geldi, beni de sağ olsun Kayseri terminaline Özkan bıraktı (dönüşte de Özkan aldı sağ olsun). Terminalde buluştuk yeniden biletleri aldık ve 2 saat 30 dakika sürecek yolu 3 saat 45 dakikada tamamladık. Tokat Yıldızı ile bir daha yolculuk yaparsam iki olsun dedim, bayağı gerildik. Bisiklet ile gidecek olsam çok ciddiyim daha hızlı giderdim Sivas’a bu kadar net söylüyorum. Sivas terminalinde sağ olsun Ahmet bizi karşıladı. Mertcan açlıktan ölüyorum dedi, maalesef Kayseri’de sabah saatlerinde yasaktan dolayı hiçbir yer açık değildi, Sivas’a kadar direndi açlıkla. Terminalden direkt Aksu diye bir yere geçtik, geçmişte beni de gereksiz bir kişilik götürmüştü oraya. Serpme kahvaltı getirdiler 3 kişilik, ama o kahvaltı ile çok rahat 5 kişi doyardı. Eskiden gittiğimde kişi başı 15 lira veriyordum o kadar yiyeceğe, şimdi ise kişi başı 30 lira ödedik. Sivas’a yolu düşecek arkadaşlara mutlaka tavsiye ederim, oldukça temiz ve doyurucu bir yer. Ürünlerin tamamı köyden geldiğini söylüyorlar, ben samimiyetlerini seviyorum.
Aksu içerisinde kahvaltımızı tamamladıktan sonra, otele doğru yol aldık. Ben her zaman Sivas Büyük Otel‘de konaklarım, ısrarla Mertcan’a orada kalalım dedim ve pişmanda olmadık her zaman olduğu gibi. Gayet güzel ve temiz bir otel. Sivas istasyon caddesi üzerinde, merkezde yer alıyor otel. Odamıza yerleştik ve yapacağımız işlerden konuşmaya başladık, kısa bir toplantı yaptıktan sonra dışarı çıktık. Cumhuriyetin temellerinin atıldığı yere gittik, Sivas Kongresine. Ben yıllar önce görmüştüm, bayağı gezmiştim içerisini ama Mertcan’ın ilk defa görmesi, o an verdiği tepkiler yalan yok bayağı hoşuma gitmişti.
Sivas Kongresi sonrası, Madımak otelini görmek istedi Mertcan. Otel zaten merkezde yer alıyor, yanlış hatırlamıyorsam PTT binasının yanında. Tabii şu an otel veya müze gibi amaçlarla kullanılmıyor. Madımak otelinin yanından ayrılırken bir baktık, zabaha kadar buradayız zabaha kadar diyen adam simit satıyor. Ahmet bizlere dedi ki, kardeşim bu adam fotoğraf başına para istiyor boşverelim dedi. Tamam dedik yanından ayrıldık, ertesi gün bir baktım her yer polis memuru dolu. Vali’nin annesi vefat etmiş sanırım, Sivas komple polis memuru dolmuştu. Bir baktım iki adım ilerisinde polis var bu zabaha kadar buradayız diyen adamın yanında. Yanına bağıra bağıra gittim, abi fotoğraf çekilsek borcumuz ne kadar olur dedim. “Yok gardaşım ne borcu, lafı mı olur öyle şeylerin dedi.” Tabii o ara bize konuşuyor, arada polise bakıyor. Bayağı fotoğraf çekildik, fotoğraf başına 20 TL istiyormuş. Biz polisin yanında dolu fotoğraf çekildik. Adam bir şey diyemez hâle geldi, artık siftah atın dedi. Bizlerde bozukluk verdik, bayağı yüzü düştü. Aslında para isteme konusu tartışmaya açık bir konu, fakat insanlar sempatik bulup fotoğraf çekilmek istiyorlarsa o kişilere saygı duy çektir güzel bir şekilde fotoğrafını, neden sorun ediyorsun? Veya neden insanlardan fotoğraf başı 20 TL ve üzeri para talep ediyorsun? Sosyal medyasında da herkes para istiyor diye giydirmiş yorum olarak.
Sivas’a sabah gittik, ertesi gün gece çıktık yola toplam 1 (bir) gece kaldık ama çok güzel zaman geçirdik. Yapacağımız işlerden bahsettik bayağı, şimdi Mertcan ile bir yola çıkıyoruz çok güzel işler yapacağımıza inanıyoruz. Ahmet ise sevgilisi ile beraber Fethiye’ye taşınıyor. Elbette yapacağımız işte başarılı olursak, Ahmet bizim kardeşimiz yine üçümüz aynı yolda ilerleyeceğiz. 2021 yılı sonu Antalya’da olacağım ben de. Tatil yerleri, bölgeleri tercihim değil. Antalya Merkez / Kültür mahallesine taşınmayı düşünüyorum, tabii Mertcan bana artık evi nereden ayarlarsa.
Kayseri’de sıkıldım, yoruldum. Elbette seven insanlar oluyordur, sonsuz saygı duyuyorum ama ben maalesef bu şehirde yapamayacağım. Hayalim İzmir’e yerleşmekti, kısmet Antalya oldu. Sektörü değiştirdim, fakat yapacağımız iş e-Ticaret olacak o nedenle dilediğim her yere özgürce gidebilir, kalabilirim. Taşınma konusunda Mertcan ve Ahmet sağ olsunlar sıkıntı çıkartmıyorlar. Tabii ki tercihimiz deniz olan bir şehir olacak. Bu arada görsel ikonuna da zabaha kadar buradayız diyen adamın ikonunu koydum, benim hoşuma gitti umarım sizin de hoşunuza gider.